Efsaneye göre şimdi ki Tuz Gölü'nün bulunduğu yerde, çok eskiden kötü ve cimri yaşlı bir kadına ait verimli büyük bir bağlık varmış. Bir gün yaşlı bir derviş, yolunun üzerindeki bu bağı görmüş. Bağın yanındaki kulübede çıkrıkla iplik saran yaşlı bir kadın oturmaktaymış. Çok susayıp acıktığından yaşlı kadından bir salkım üzüm istemiş. Ancak yaşlı kadın da ona üzüm vermemek için "Bu yıl bağım kurudu hiç üzüm vermedi." diyerek yalan söylemiş. Kadının bu hareketine kızan derviş, tekkeye taraf yürürken ona "inşallah tuz ile buz olasın! Gelip geçen seni taşlasın da hayır yüzü görmeyesin!" diye beddua etmiş. Yaşlı kadın o anda elindeki çıkrıkla taş kesilmiş, bağ ise tuz gölüne dönüşmüş. Yakın geçmişimizde Hala Sultan Tekkesi'ni ziyaret edenlerin yoldan geçerken taş kesilen bu koca karıyı taşlamaları adetten olmuş.